Likya birliğine üye olan en küçük kentlerden birisi olan Simena Kaleköy Antik Kenti (Hem Simena hem de Kaleköy adıyla anılıyor. Son zamanlarda da çok Kaleköy Antik Kenti olarak geçiyor.) Kaş ile Demre arasında yer alan tekne turlarıyla ulaşılan manzarası çok güzel antik kentlerimizden birisi.
Simena Kaleköy Antik Kenti Nerededir ?
Antalya’nın Demre ilçesine bağlı Kaleköy mahallesindedir.
Kaleköy Antik kenti Kaş’a 45 km , Demre’ye 41 km uzaklıktadır.
Simena Kaleköy Antik Kentine Nasıl Gidilir ?
Kaş’tan ve Demre’den düzenlelen günübirlik tekne turlarıyla antik kente gidebilirsiniz.
Ayrıca Üçağızdan yürüyerek gidildiği de söyleniyor.
Simena Kaleköy Antik Kentine giriş ücreti ne kadar ?
Simena antik kentine giriş ücreti 14 tldir.
Fakat siz girişte Müzekart alırsanız daha avantajlı olur. MüzeKart için her hangi bir zam yapılmamış. Müzekart fiyatı( Öğrenci:30 tl Yetişkin : 60 tl )
Simena Kaleköy Antik Kenti için hazıladığım videoya aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Simena Kaleköy Antik Kenti Tarihi
Kaleköy eski Simena Antik Kenti üzerine kurulmuştur.
Bulunan yazıtlardan kentin tarihini M.Ö. IV. yüzyıla kadar indirebiliyoruz. Simena kalesi Orta Çağ’da kullanılmıştır.
Orta Çağ surlarının oluşturduğu iç kalede, kalıntıları birkaç bloktan ibaret olan bir tapınak ile bu tapınakla irtibatlı bir stoada yer almıştır.
Ayrıca yine kale içinde, doğal kayaya oyulmuş 7 oturma sırası ile 300 kişilik bir tiyatro yer alır ki bu, Lykia şehirleri içinde en küçük tiyatrodur.
Kaya mezarının üzerinde, düzgün bloklardan oluşan Roma Devri duvarı ve onun üzerinde de mazgalları ile geç devir suru vardır.
Burada aynı anda üç ayrı devir görmek mümkündür. Kıyıda, harap durumdaki hamamın kitabesinde “Aperlai halkı ile meclisi ile birliğin diğer şehirleri tarafından İmparator Titus’a armağan edilmiştir” ibaresi bulunur. İkisi ev tipi mezar olmak üzere burada birçok mezar görülmektedir. Kulenin kuzeyinde kalan ev tipi mezarda Lykia dilinde yazıt dikkati çeker.
Simena antik kentinin adını nereden geliyor ?
Simena Antik Kenti’nin adının ilk kez Pilinius tarafından anılmış olmasına rağmen Likya yazısıyla yazılmış kitabe ve Aperlai’de bulunan gümüş sikkeden anlaşıldığı üzere, tarihi M.Ö. 4’üncü yüzyıla kadar inmektedir.
Zamanında Simena, Aperlai başkanlığında Apollonia ve İsinda’nın da dâhil olduğu bir federasyona üyeydi. Likya birliğinde Aperlai şehri tarafından temsil ediliyordu. Bölge Roma İmparatorluğu‘na katıldıktan sonra Simena’nın bağımsız bir kent olarak yaşamını sürdüğü anlaşılmakta.
Kıyıya yanaşıldığında göze çarpan ilk yapı, kitabesinde “Aperlai halkı ve meclisi ile birliğin diğer şehirleri tarafından İmparator Titus’a armağan edilmiştir” yazılı olan ve M.Ö.79 yıllarında yapıldığı düşünülen, Roma hamam kompleksine ait yapı kalıntılarıdır.
Biri küçük eksedraya, diğeri ise İdargus oğlu Mentor’a adandığına dair kitabeye sahiptir. Kaleye ulaşıldığında ilk göze çarpan kalıntı doğal kayaya oyularak inşa edilmiş, 7 oturma sıralı, 300 kişi kapasitesi ile Simena’nın önemli kalıntılarından biri olan tiyatrodur. Su sarnıçları, kaya mezarları ve önce tapınak, ardından kilise ve en son cami olarak kullanılmış dini yapının izleri kalenin diğer kalıntıları arasındadır. Kıyıda su içinde Likya tipi lahitler, mendirek ve yapı kalıntıları durgun havalarda rahatlıkla görülebilir. Kalenin kuzeydoğusunda ise lahitler ve kaya mezarlardan oluşan geniş bir nekropol alan uzanır. Ev tipi mezarın birinde Lykia dilinde yazıt dikkat çekicidir.
Kaleköy antik kentine yakın yerler nerelerdir ?
Yöreye adını veren Kekova, hem Simena’nın tam karşısında kıyıya en yakın yeri 500 metre olan 7.4 kilometre uzunluğundaki adanın, hem de Simena, Teimiussa (Üçağız), Aperlai (Sıcak) İskelesi, Akvaryum Koyu, Gökkaya Koyu‘nu da içine alan bölgenin genel adıdır. Adanın Simena’ya bakan kuzey kıyıları denizin 4-5 metre derinliklerine kadar uzanan yarısı suyun içinde, yarısı dışında taş merdivenler, ev kalıntıları, iskele kalıntıları gibi antik çağlardaki depremlerde kısmen suya gömülen uygarlığın izleriyle doludur.
Simena, Kekova Adası’nın karşısında bulunan yarımada üzerinde konumlanmıştır. Kekova Bölgesi’ne karadan ilk giriş yeri olan antik dönemde Teimiussa liman kenti olarak bilinen Üçağız, komşu Simena’nın yanında yer alan, Akdeniz’in en şiddetli dalgalarına karşı denizcileri koruyan en güvenilir köşeydi. Kaleköy ile Üçağız arasında özellikle lahitler için taşocağı olarak kullanılmış küçük adacıklar arasından kıyıya doğru su altında kalmış yol ve rıhtım kalıntılarını izlemek mümkündür.
Kale’den Üçağız’a bakıldığında, buranın ne kadar emniyetli bir doğal liman olduğu görülür.
Diğer antik kent yazılarımdan bazılarına aşağıdan ulaşabilirsiniz.
“Simena Kaleköy Antik Kenti” için 6 yorum
Yorumlar kapalı.